FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminde İstanbul Atatürk Havalimanı’nı işgal girişimine ilişkin, 95’i tutuklu 159 sanığın yargılandığı davada, 18 tutuklunun tahliyesine karar verildi.
Son dakika haberi!
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde Atatürk Havalimanı’nın işgal girişiminde bulunulması ve burada çıkan olaylarda 2 kişinin şehit edilmesine ilişkin 95’i tutuklu 159 sanığın yargılandığı davada, mahkeme 2’si eski uzman çavuş, biri eski askeri öğrenci olmak üzere 18 sanığın tahliyesine karar verdi.
İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri’deki Alibey Spor Salonu’nda yapılan 26. duruşmaya, 95’i tutuklu 149 sanık ve avukatları katıldı.
Müdahil kurumlar Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, TBMM, Milli Savunma Bakanlığı, THY, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) avukatları ile bazı müştekiler de salonda hazır bulundu.
Duruşmada ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan eski uzman çavuşlar Mehmet Fırat Gültekin ve Soner Met, olay tarihinde Balıkesir Astsubay Meslek Yüksekokulu öğrencisiyken staj eğitimi için Topkule kışlasında bulunan Mustafa Batuhan Gürbüz ile sözleşmeli erler Ali Tarhan, Cihan Sarı, Hasan Gül, Haydar Yıldırım, İlyas Karataş, İsmail Aydın, Kağan Deniz Demirci, Kubilay Nayci, Murat Uzun, Ramazan Oruç, Ramazan Tolga Doğan, Rıdvan Çelik, Rüştü Reşit Şahin, Serhat Şenel ve Tugay Niyazi Kurt’un tahliyesine karar verdi.
Bu sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağı ve haftada iki gün en yakın karakolda imza atmalarından oluşan adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasını kararlaştıran heyet, diğer tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına hükmetti.
Tutuksuz sanık eski uzman çavuş Furkan Kaya ile olay günü aynı araçta bulunan bazı sanıkların beyanlarını göz önünde bulunduran heyet, Kaya hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmasını kararlaştırdı.
Mahkeme heyeti bir sonraki duruşmanın 30 Temmuz’da yapılmasını karara bağladı.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 708 sayfalık iddianamede, şehitler Mahir Ayabak ve Zekeriya Bitmez “maktul”, 46 kişi “mağdur” ve 129 kişi “müşteki” sıfatıyla yer alırken, suçtan zarar görenler arasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 65. Hükümet ve TBMM bulunuyor.
Tüm sanıkların ”anayasayı ihlal”, ”TBMM’yi ortadan kaldırmaya teşebbüs”, ”Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve ”örgüte üye olma” suçundan da 15’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, bazı sanıklar hakkında ”kasten öldürme”, ”öldürmeye teşebbüs etme”, ”kamu kurumu faaliyetini cebir veya tehdit kullanarak engellemek”, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “hava ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma”, ”konut dokunulmazlığı ihlali”, ”silahla tehdit”, ”kasten yaralama”, ”mala zarar verme” suçlarından 15 yıl ila 1 kez ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezaları talep ediliyor.
“HAVA SAHASININ KONTROL ALTINA ALINMASI İSTENDİ”
İddianamede, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında darbeci askerler tarafından İstanbul’da uluslararası uçuşlara açık bulunan Sabiha Gökçen ve Atatürk havalimanlarının işgal edilmek istendiği anımsatılarak, Avrupa Yakası’ndaki Atatürk Havalimanı’nın işgal girişiminde 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı’na bağlı birlikler ve Hava Harp Okulu’na bağlı bir grup askerin görev aldığı belirtiliyor.
Darbe girişimini planlayan askerler tarafından uluslararası hava alanları uçuşlara kapatılarak, hem Türk vatandaşlarının yurt dışına çıkışlarını engellemek hem de ülke giriş çıkışlarını kontrol altına almak istendiği kaydedilen iddianamede, ayrıca uçuşların kontrol edildiği “Smart Kule” diye tabir edilen kontrol kulesinin de darbeci askerler tarafından zapt edilerek, hava sahasının kontrol altına alınmasının istendiği vurgulanıyor.
İddianamede, işgal eylemini gerçekleştirmeye çalışan sanıkların 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı’ndan çıkış yaptıkları anlatılarak, söz konusu tugayda yapılan darbe girişiminin planlandığı toplantılara katılan sanık eski Yarbay Serbülent Eken ve sanık eski Albay Ömer Korkut’un, Atatürk Havalimanı’nın işgalinden sorumlu olarak görevlendirildikleri kaydediliyor.