Yasemin Özdemir, Van’ın Edremit ilçesindeki bir okulda İngilizce öğretmenliği yapıyor. Yaklaşık 5 ay önce inşaatta, bitkin ve bir ayağı kırık yaralı, bembeyaz tüylü bir kedi buldu. İsmini Sezar koyduğu kediyi önce sahiplendi, ardından tedavi ettirdi. Özdemir, “Van Kedisi Güzellik Yarışması”nda birinci seçilen “Sezar” isimli kediye evde özel bakım uyguluyor.
Genç öğretmen, kehribar sarısı, mavi gözleri ve duygusal yapısıyla bilinen Van kedisini yalnız bırakmıyor.
Özdemir, evin maskotu haline gelen kediyi kentte düzenlenen “Van Kedisi Güzellik Yarışması”nda podyuma çıkararak, Van’ın en güzel kedisi olmasını sağladı.
Yasemin Özdemir, Sezar’la buluşma hikayesini de anlattı.
Özdemir, bir gün arkadaşının inşaatta tesadüfen bir kedi yavrusuyla karşılaştığını ve durumu kendisine söylediğini ifade etti.
Kediyi ilk gördüğünde bir dişi ve bir ayağının kırık olduğunu fark ettiklerini söyleyen Özdemir, kedinin bu durumundan çok etkilendiğini ve ona sahiplenmeye karar verdiğini dile getirdi.
“Her planımı iki kişilik düşünüyorum”
Özdemir, kediyi ilk olarak veterinere götürerek aşılarını ve diğer tedavilerini yaptırdı. Alışma süreci uzun ve zorlu oldu ama şimdi Sezar’ı çocuğu gibi sevdiğini şu sözlerle anlattı:
“Ona alışmak biraz uzun ve zor oldu. Tekrar doğal ortamına bırakmayı düşündüm sonra veterinerin de yardımıyla ona iyice alıştım. Şimdi hem ben onu sahiplendim hem de o bana alıştı. Her planımı iki kişilik düşünüyorum. Tatile bile gittiğimde Sezar’sız gidemiyorum.”
Yasemin Özdemir, Sezar’ın her türlü bakımıyla yakından ilgileniyor, tüyleri için vitamin ilacı veriyor.
“O benim artık bir evladım gibi ve bana huzur veriyor. Her işte önceliğim Sezar oluyor. Gerçekten Sezar’la hayatım değişti diyebilirim. İlk aldığımda kir pas içinde ve yaralıydı ama şimdi Van’ın en güzel kedisi. Nereden nereye geldik. Sanırım o da bu durumu hissediyor. Nasıl ki çocuğunun üniversiteyi kazandığını öğrenen anne mutlu olup gururlanıyorsa, Sezar güzellik yarışmasında birinci olduğunda ben de o duyguları hissettim ve gözlerim doldu. Ağlamamak için kendimi zor tuttum. Gerçekten çok farklı, güzel ve masumane bir duygu.”
Özdemir, herkesin evinde “Sezar” gibi bir dosta sahip olmasını önerdiğini ifade ederek, “Onlar için hiç birşey yapamıyorsak bile evlerimizin önüne bir kap su ve yemek bırakabilirsek dışarıda kalan dostlarımız da zor durumda kalmazlar. Onlara sahip çıkmalıyız” dedi.
Kaynak: AA