ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Votel, Türkiye ile ABD arasında Suriye konusundaki gerginlikleri diplomatik ve askeri olarak çözmeye çalıştıklarını söyledi.
ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Joseph Votel, ABD Afrika Kuvvetleri (AFRICOM) Komutanı Thomas Waldhouser ile Senato Silahlı Hizmetler Komitesi’nde konuştu.
ABD’nin Türkiye gibi bir müttefiki ile Suriye’deki menfaatlerinin rekabet halinde olmasına ilişkin bir soru üzerine Votel, Türkiye’nin bir NATO müttefiki ve DAEŞ ile mücadelenin de önemli bir parçası olduğuna dikkati çekti.
Türkiye’nin güney sınırlarında meşru güvenlik kaygılarının bulunduğunu ve ABD’nin bunu anladığını belirten Orgeneral Votel, “Onların (Türkiye’nin) sınırları boyunca terörden kaynaklanan meşru güvenlik kaygılarını anlıyoruz ve tabii aramızda biraz tansiyona da sebep olmuş durumda ki şu anda özellikle de diplomatik ve askeri olarak bunun üzerinde çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
RUSYA’YI SUÇLADI
Orgeneral Votel’in Türkiye ile ABD arasındaki anlaşmazlıklar konusunda Rusya’yı suçlaması dikkati çekti.
Rusya’nın “kundakçı-itfaiyeci” rolünü oynadığını belirten Votel, Moskova’nın müttefikler arasına önce anlaşmazlık soktuğunu daha sonra arabulucu rolünü üstlendiğini savundu.
Votel, “Rusya’nın, Suriye’nin kuzeyinde oynadığı rolden ve bunun ilişkilerimizi, özellikle de Türkiye ile ilişkilerimizi nasıl etkilediği konusunda kaygılıyım” diye konuştu.
AFRİN’DE FAALİYET GÖSTERME NİYETİMİZ YOK
ABD’nin SDG ismi altında desteklediği YPG/PKK’nın Afrin’e gitmesine ilişkin bir senatörün “Kürtler konusunda Suriye’de bir politikamız yok ve ne yaptığımıza ilişkin uzun dönem politikamız da yok gibi görünüyor. Ülkeyi SDG’nin Suriye Demokratik Güçleri’nin bir bölümünü kontrol edeceği şekilde bölüyor muyuz?” sorusu üzerine Votel, ABD’nin Afrin’de faaliyet göstermediğini söyledi.
Orgeneral Votel, “Suriye Demokratik Güçleri görüşmelerimizde, buranın bizim operasyon alanımız olmadığını ve bu noktada şu aşamada orada faaliyet gösterme niyetimizin olmadığını anladılar” şeklinde konuştu.
Votel, Türkiye’nin YPG/PKK terör örgütüne karşı yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı’nı ima ederek Afrin’deki gelişmelerin DAEŞ karşıtı operasyonları etkilediğini ve dikkatleri oradan aldığını savundu.
YPG/PKK unsurlarının DAEŞ ile mücadeleden çekilip çekilmediğine yönelik bir soruya ise Votel, “Bu, şu anda olmuş durumda” yanıtını verdi.
Suriye’de yedi yıldır devam eden iç savaşın kimin lehine devam ettiğine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Votel, “İç savaş noktasında rejimin yükselişte olduğu görünüyor” dedi.
Votel, Güney Carolina eyaletinin Cumhuriyetçi Senatörü Lindsey Graham’ın “İran ve Rusya’nın desteklediği Esed Suriye’de iç savaşı kazandı demek çok güçlü bir ifade olur mu?” sorusunu, “Bunun çok iddialı bir ifade olduğunu düşünmüyorum” şeklinde yanıtladı.
Graham’ın “Politikamız halen ‘Esad gitmeli’ şeklinde mi?” sorusuna Votel’in “Şu anda politikamızın bu olup olmadığını bilmiyorum. Odağımız DAEŞ’in yenilmesi üzerinedir” sözleri dikkati çekti.
Bunun üzerine Graham, “Siz de bilmiyorsanız, kimsenin bilebileceğinden şüphe ederim çünkü dünyanın o parçası ile ilgilenmek sizin işiniz” diyerek tepki gösterdi.
İRAN NÜKLEER ANLAŞMASINDA KALMALIYIZ
İran nükleer anlaşması konusunda Savunma Bakanı Jim Mattis, ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Joseph Dunford’ın ABD’nin İran nükleer anlaşmasında kalma tavsiyesine katılıp katılmadığına ilişkin bir soru üzerine Votel, Mattis ile Dunford’ın yaklaşımlarına katıldığını ifade etti.
Votel, şunları kaydetti:
“Bana göre Ortak Kapsamlı Eylem Planı (İran ile nükleer program konusunda yapılan anlaşma) bizim İran konusundaki ilgilendiğimiz başlıca tehditlerden birine hitap ediyor. Dolayısıyla Ortak Kapsamlı Eylem Planı giderse nükleer silah programına ilişkin başka bir yol bulmamız gerekecek.”